İngilizce'de Renklerle İfadeler ve Deyimler Nasıl Kullanılır?

Merhaba çocuklar! Bugün sizlerle İngilizce'de renklerle ilgili ifadeler ve deyimler hakkında konuşacağız. Renkler sadece nesneleri tanımlamak için değil, aynı zamanda duyguları, durumları ve hatta karakter özelliklerini ifade etmek için de kullanılır. Haydi, bu renkli dünyaya birlikte dalalım!

1. Red (Kırmızı)

Kırmızı renk, genellikle güçlü duyguları ifade eder. İşte bazı kırmızı renkli deyimler:

• Red-handed: Suçüstü yakalanmak. Örneğin, "He was caught red-handed stealing the cookies." (Kurabiyeleri çalarken suçüstü yakalandı.)
• Red tape: Bürokratik engeller. Örneğin, "There is a lot of red tape in getting a visa." (Vize almakta çok fazla bürokratik engel var.)

2. Blue (Mavi)

Mavi renk, genellikle sakinlik ve üzüntü ile ilişkilendirilir. İşte bazı mavi renkli deyimler:

• Feeling blue: Üzgün hissetmek. Örneğin, "She has been feeling blue since her cat ran away." (Kedisi kaçtığından beri üzgün hissediyor.)
• Out of the blue: Aniden, beklenmedik bir şekilde. Örneğin, "He showed up out of the blue." (Aniden ortaya çıktı.)

3. Green (Yeşil)

Yeşil renk, genellikle doğa ve kıskançlık ile ilişkilendirilir. İşte bazı yeşil renkli deyimler:

• Green with envy: Çok kıskanmak. Örneğin, "She was green with envy when she saw her friend's new bike." (Arkadaşının yeni bisikletini görünce çok kıskandı.)
• Green thumb: Bahçecilikte yetenekli olmak. Örneğin, "My grandmother has a green thumb; her garden is always beautiful." (Büyükannem bahçecilikte çok yetenekli; bahçesi her zaman güzeldir.)

4. Yellow (Sarı)

Sarı renk, genellikle korkaklık ve dikkat çekme ile ilişkilendirilir. İşte bazı sarı renkli deyimler:

• Yellow-bellied: Korkak. Örneğin, "Don't be so yellow-bellied, go talk to her!" (Bu kadar korkak olma, git onunla konuş!)
• Yellow journalism: Sansasyonel ve abartılı haber yapma. Örneğin, "That newspaper is known for its yellow journalism." (O gazete sansasyonel haber yapmasıyla bilinir.)

5. Black (Siyah)

Siyah renk, genellikle olumsuz duygular ve gizem ile ilişkilendirilir. İşte bazı siyah renkli deyimler:

• Black sheep: Ailenin veya grubun kötü üyesi. Örneğin, "He is the black sheep of the family." (O, ailenin kötü üyesidir.)
• Blackout: Elektrik kesintisi veya bayılma. Örneğin, "There was a blackout last night." (Dün gece elektrik kesintisi oldu.)

6. White (Beyaz)

Beyaz renk, genellikle saflık ve masumiyet ile ilişkilendirilir. İşte bazı beyaz renkli deyimler:

• White lie: Küçük, zararsız yalan. Örneğin, "I told a white lie to avoid hurting her feelings." (Onun duygularını incitmemek için küçük bir yalan söyledim.)
• White elephant: Kullanışsız ve pahalı eşya. Örneğin, "That old car is a white elephant." (O eski araba kullanışsız ve pahalı bir eşya.)

7. Purple (Mor)

Mor renk, genellikle asalet ve lüks ile ilişkilendirilir. İşte bazı mor renkli deyimler:

• Born to the purple: Soylu bir ailede doğmak. Örneğin, "She was born to the purple and lived in a palace." (Soylu bir ailede doğdu ve bir sarayda yaşadı.)
• Purple prose: Abartılı ve süslü yazı. Örneğin, "The novel was full of purple prose." (Roman abartılı ve süslü yazılarla doluydu.)

8. Pink (Pembe)

Pembe renk, genellikle mutluluk ve romantizm ile ilişkilendirilir. İşte bazı pembe renkli deyimler:

• In the pink: Sağlıklı ve mutlu olmak. Örneğin, "She is in the pink after her vacation." (Tatilinden sonra sağlıklı ve mutlu.)
• Tickled pink: Çok mutlu olmak. Örneğin, "He was tickled pink with his birthday present." (Doğum günü hediyesiyle çok mutlu oldu.)

9. Grey (Gri)

Gri renk, genellikle belirsizlik ve yaşlılık ile ilişkilendirilir. İşte bazı gri renkli deyimler:

• Grey area: Belirsiz durum. Örneğin, "The rules about this are a grey area." (Bu konudaki kurallar belirsiz.)
• Grey matter: Beyin, zeka. Örneğin, "Use your grey matter to solve the problem." (Sorunu çözmek için zekanı kullan.)

10. Brown (Kahverengi)

Kahverengi renk, genellikle doğallık ve sadelik ile ilişkilendirilir. İşte bazı kahverengi renkli deyimler:

• Brownie points: İyi davranışlar için alınan puanlar. Örneğin, "He is trying to earn brownie points by helping his teacher." (Öğretmenine yardım ederek iyi davranış puanları kazanmaya çalışıyor.)
• Brown bag: Evden getirilen öğle yemeği. Örneğin, "I usually brown bag my lunch to save money." (Genellikle para biriktirmek için öğle yemeğimi evden getiririm.)

Renklerle ilgili bu ifadeler ve deyimler, İngilizce konuşurken daha renkli ve etkileyici olmanıza yardımcı olabilir. Bu konuyu Online Kids Academy’nin deneyimli eğitmenlerinden bugün ders alarak öğrenebilirsiniz. Ücretsiz deneme dersi için Hemen Başla

Unutmayın, pratik yapmak ve bu deyimleri günlük konuşmalarınızda kullanmak, İngilizce'nizi geliştirmenin en iyi yollarından biridir. Şimdi, öğrendiğiniz bu renkli deyimleri kullanarak kendi cümlelerinizi oluşturun ve arkadaşlarınızla paylaşın. İyi eğlenceler!