İngilizce “if” ve “whether” Kullanımı: Ne Zaman “Whether”, Ne Zaman “If” Kullanacağımızı Örneklerle Öğrenelim!

Merhaba sevgili öğrenciler! Bugün sizlerle İngilizce'de sıkça karıştırılan iki kelimeyi, “if” ve “whether” kelimelerini öğreneceğiz. Bu kelimeler, cümlelerde benzer anlamlar taşısa da, kullanımları arasında bazı farklar vardır. Hadi bu farkları birlikte keşfedelim!

“If” Kelimesi Ne Zaman Kullanılır?

“If” kelimesi, genellikle bir koşul belirtmek için kullanılır. Yani, bir şeyin gerçekleşip gerçekleşmeyeceğini ifade ederken “if” kullanırız. Örneğin:

• If it rains, we will stay at home. (Eğer yağmur yağarsa, evde kalacağız.)
• If you study hard, you will pass the exam. (Eğer sıkı çalışırsan, sınavı geçersin.)

Gördüğünüz gibi, “if” kelimesi bir koşul belirtir ve bu koşulun gerçekleşmesi durumunda ne olacağını anlatır.

“Whether” Kelimesi Ne Zaman Kullanılır?

“Whether” kelimesi ise, genellikle iki seçenek arasında bir tercih yaparken kullanılır. Yani, bir şeyin olup olmayacağını belirtirken “whether” kullanırız. Örneğin:

• I don't know whether he will come or not. (Onun gelip gelmeyeceğini bilmiyorum.)
• She asked whether I liked the movie. (Filmi beğenip beğenmediğimi sordu.)

Burada “whether” kelimesi, iki seçenek arasında bir belirsizlik olduğunu ifade eder.

“If” ve “Whether” Arasındaki Farklar

Şimdi, “if” ve “whether” arasındaki farkları daha iyi anlamak için bazı önemli noktalara bakalım:

• “If” genellikle koşul cümlelerinde kullanılırken, “whether” iki seçenek arasında bir tercih belirtir.
• “Whether” kelimesi, genellikle “or not” ifadesiyle birlikte kullanılır. Örneğin: “I don't know whether he will come or not.”
• “If” kelimesi, “or not” ifadesiyle birlikte kullanılmaz.

Bu farkları aklınızda tutarak, cümlelerinizde doğru kelimeyi kullanabilirsiniz.

Örneklerle Pekiştirelim!

Şimdi, öğrendiklerimizi pekiştirmek için birkaç örnek cümle daha inceleyelim:

• If you are hungry, we can eat something. (Eğer açsan, bir şeyler yiyebiliriz.)
• She doesn't know whether to go to the party or stay at home. (Partiye gidip gitmeyeceğini ya da evde kalıp kalmayacağını bilmiyor.)
• If he calls, tell him I am not available. (Eğer ararsa, ona müsait olmadığımı söyle.)
• We need to decide whether we will travel by car or train. (Arabayla mı yoksa trenle mi seyahat edeceğimize karar vermemiz gerekiyor.)

Bu örnekler, “if” ve “whether” kelimelerinin nasıl kullanıldığını daha iyi anlamanıza yardımcı olacaktır.

Sonuç

Sevgili öğrenciler, bugün “if” ve “whether” kelimelerinin kullanımını öğrendik. Unutmayın, “if” genellikle bir koşul belirtirken, “whether” iki seçenek arasında bir tercih belirtir. Bu konuyu Online Kids Academy’nin deneyimli eğitmenlerinden bugün ders alarak öğrenebilirsiniz.

Ücretsiz deneme dersi için Hemen Başla

Umarım bu ders, İngilizce dil bilginizi geliştirmenize yardımcı olmuştur. Bir sonraki derste görüşmek üzere!